RSS

Pompik ayaklarda ilk ayakkabi hatirasi

Bugun ayagini ayakkabin vurdu, ayaginin arkasinda ufak bir yaran var. Kucuk kiz'im benim, ömrünce o yaralar olacak zaten ayaciklarinda. Bunu dusunup duygulandim, kucuk kizim buyuyor diye.

Aslinda corapsiz giymemeni tavsiye etmistim sana ama kabul etmeyince de israr etmemistim. Butun aksam "anne ne zaman gececek?" diye sordun. Ara ara aciyordu herhalde. Cani tatli bir insan oldugundan bir daha corapsiz giymezsin gibime geliyor, en azindan buyuyesiye kadar:)))

Severim o pompik ayaklarini...

Kimi Sözcükler

Aslında Türkçe'yi gayet iyi kullanıyor. Hatta kimi zaman "ağdalı" denebilecek cümleler de geliyor kendisinden. Duru'nun sözel tarafa hakimiyeti o kadar bariz ki... Mesela yabancı dildeki sözcükleri bir, bilemedin iki defa dinleyip benzer seslerle tekrarlayabiliyor. Bu çok keyifli, zira Portekizce şarkı söylemeye, daha doğrusu Portekizce'yi andıran bir sallama ile mırıldanmaya başladı bile. Şarkı tam şurada: Nosa Nosa...

Bir de şöyle bir tatlı tarafı var prensesimizin. Yeni duyduğu, ama tam olarak üzerine çalışmadığı bir sözcüğü yanlış söylediğinde biz haliyle gülüyoruz kendisine. Bu genelde sözcüğü ilk kullanımında, ilk tedirgin denemesinde yaşanıyor. "Ne dedin, bir daha söyle bakayım" deyişimizdeki ses tonumuzun farklılığını, bu işten bir muziplik çıkarttığımızı farkediyor. O zaman gözlerini kocaman açıyor, dudaklarını birleştirip içeri çekiyor, düzleştiriyor ağzını. "Yanlış söyledim" deyip o da gülüyor. Bir kaç kez biz tekrarlıyoruz sözcüğü, o da ağzımıza bakıyor. Sonra doğru şekilde telaffuz ediyor. İşte bir kelime daha dağarcığa eklendi bile.

Bugünün sözcüğü "büyüteç"ti. İlk söylenişinde "düğteç" olarak duyuldu. Kahkahalarımızla beraber düzelme yoluna gitti. Kelimenin ne olduğunu biliyormuş meğerse. Google ile ilgili sayfaların birisinde gördü, annesinin elindeki dizüstünün ekranına bakıyordu. "Anne bu düğteç di mi?" diye sorunca bizde film koptu tabii.

Biz Duru'nun hiç susmayan, hep konuşan, soran, mırıldanan hallerine vurulduk, ona böyle alıştık. Dilerim Alah'tan, sözcükleri hiç tükenmesin, sessizliğe hiç düşmesin yolu...